Salı, Kasım 27, 2012

pd/dd rasyosu nedir




şimdi gelelim yine özsermaye ile ilgili ünlü bir kriter olan pd/dd rasyosuna. bunu da hemen hemen her topikte görebilirsiniz. pd/dd si düşük.. diye başlayan cümleler meşhurdur. pd/Dd yani piyasa değeri / defter değeri oranı şirketin piyasa değerinin özsermayesine oranıdır.

pd/dd 1 değerinden düşük ise, şirketin varlıkları nispetinde fiyatlanmadığı ve piyasa değerinin iskontolu olduğu düşünülür. dolayısı ile şirketin özsermayesi oranında fiyatlanması durumunda piyasa değerinin ve dolayısı ile hisse fiyatının artacağı teorik olarak beklenir. burada yine gerçekçi likiditasyon formülü ile özsermayeyi nakite çevirdiğimizde(yukarıda belirttiğimiz gibi) elde ettiğimiz değer halen 1 den küçükse bu şirket gerçekten iskontolu demektir ve bence kaçırılmayacak bir fırsat sunar, ancaaaak....

bana kalırsa bu durum küçük yatırımcı için çok bir anlam ifade etmez. diyelim şirketin özsermayesini tamamen likite ettik ve yine de pd/dd 1 değerinin altında. müthiş değil mi? bu durum ancak şirketin tamamını almanız durumunda bir anlam ifade eder. çünkü şirketi bugün alıyorsunuz, yarın tüm varlıkları likite çeviriyorsunuz ve kardasınız!! ama küçük yatırımcı olarak ''ben bu şirketin hissesini aldım, hadi satın savın herşeyi kara geçelim'' diyemezsiniz. deseniz de beyhudedir  ayrıca bütün bu iskontosuna rağmen piyasa bunu fiyatlamamışsa, yarın fiyatlayacağının bir garantisi yoktur. ayrıca şu ana kadar varlıklarını nakite çevirip, hisse başına düşen net aktif değeri ortaklarına dağıtan bir imkb şirketi ben hatırlamıyorum. (varsa bile ancak iflas halinde olabilir) dolayısı ile değer yatırımcılarının yaptığı likiditasyon formülü ile hesaplama gayet mantıklı, rasyonel ama ne yazık ki teorik bir işlemdir. çünkü bu varlıkların paraya çevrilmesi sözkonusu değildir ve sizin talebiniz de olsa milyonda 1 ortak olarak talebiniz yeterli olmayacaktır. ancak bu tür değerleme şirketin tamamını alacaksanız elzem ve bir o kadar yararlı, anlamlı bir oran olacaktır.

şimdi gelelim bahsettiğimiz pd/dd -- özsermaye karlılığı paradoksuna.

pd/dd nin düşük olmasını ve özsermaye yeterliliğinin yüksek olmasını istiyorduk değil mi? örnek üzerinden gidelim.

A şirketinin piyasa değeri 20 lira, özsermayesi(dd) 10 lira ve net karı 4 lira olsun.

bu durumda pd/dd = 2 ve özsermaye karlılığı %40 olacaktır. fk sı da 5 olacaktır.

B şirketinin piyasa değeri 20 lira, özsermayesi 40 lira ve net karı da yine 4 lira olsun.

bu durumda pd/dd= 0.5 , özsermaye karlılığı %10 ve fk sı da yine 5 olacaktır.

yani sonuçta aynı piyasa değerine ve aynı kara sahip iki şirketin birisinin pd/dd si yüksek (pahalı ! ??) ama özsermaye karlılığı da yüksek, diğerinin pd/dd si düşük ( ucuz !?? ) ama özsermaye karlılığı da düşük. ikisi birbiriyle çelişiyor. iki çok önemli dediğimiz rasyo aslında birbiri ile ters orantılı. ama iki şirkette de mutlak olan bir şey var, yatırdığımız parayı 5 senede çıkarıyoruz!!! 
bingo!! f/k = 5 !!

işte kanımca küçük yatırımcıyı ilgilendiren somut veri f/k dır. bize yatırdığımız parayı kaç senede geri alacağımızı söyler çünkü. sakın yanlış anlaşılmasın, sadece f/k ya bakmak yeterlidir demiyorum. f/k nın bizi ilgilendiren somut,reel bir veri olduğundan bahsediyorum. bahsettiğimiz diğer 2 rasyo ise sanaldır. sanaldır derken birisi şirketin tamamına sahip olmamız durumunda anlam ifade eder(likiditasyon şartı ile) diğeri ise, şirketin tüm varlıklarını satması şartı ile.

f/k nın sürdürülebilir f/k olması önemlidir, anlık ya da dönemlik değil (varlık satışı vb). ayrıca temettü dağıtılmıyorsa f/k da soyut bir veri haline gelecektir. tamam yatırdığın parayı 5 senede çıkaracaksın ama, şirket dağıtmadıktan sonra nasıl çıkaracaksın? içeride kalan para piyasa değerini arttırır diyenler olabilir. ancak unutulmamalıdır ki piyasa değerini arttıran tek somut şey, ortak olmak isteyenlerin talebidir. bu talebin ne sebeple geleceğini de bilemeyiz. herşey teoriye uygun gitseydi f/k sı 50 lerde gezen, temettü dağıtmadığı, bırakın temettüyü kar bile etmeyen şirketler ''tavan tavan'' gitmezdi. ayrıca sığ bir tahtada bir kaç yüzbin tl ile gelen adam şirketin bütün rasyolarını bir seansta değiştirebilir. o yüzden sürdürülebilir f/k, düzenli temettü paylaşımı şartı ile, bahsettiğimiz rasyoalr içindeki tek somut veridir.

özsermaye karlılığı


ne demiştik, özsermaye karlılığı = şirketin net karı / özsermayesi.

peki özsermaye nedir? konuya yeni giriş yapanlar için tekrar açıklamak gerekirse;

şirketin varlıklarından toplam borçların çıkarılması ile bulunan değerdir. şirketin varlıkları (bilançonun solu) içinde, binaları, arsaları, makineleri, nakit parası vb herşey dahildir. borçları ise adı üstünde borçlarıdır. anlaşılması için örnek vermek gerekirse;

Ahmet Bey'in 100 bin tl değerinde bir evi, 50 bin tl değerinde bir arabası, bankada 50 bin tl mevduatı ve toplam 50 bin tl tutarında muhtelif ev eşyası,giysisi vb vardır. Buna mukabil, 50 bin tl geri ödemesi bulunan morgage kredisi ve kredi kartlarında ödenecek toplam 10 bin tl taksitleri vardır. bu durumda;

Fiyat oluşumları...Spekülasyon.....ve nihai karşılıkları...





..........hisse fiyatında ki her artış yani hisseye gelen her talep spekülasyon kelimesiyle ifade edilen yön saptırmak yada sahtelik....şaşırtmaca olarak nitelendirdiğimiz bir (spekülatif) eylemin göstergesi de değildir ! 

....her harekete spekülatif bir eylemmiş gibi bakamayız !.....yanılırız  şirketin borçlarını çevirebilme gücünden....bankalarda ki kredibilitesinden tutun da küresel bir ortaklık girişimine kadar her gelişme piyasa tarafından fiyatlanır.....fiyatlanan daima firmanın gelecek dönemlerde içinde bulunacağı mali durumudur..ne kadar kar edebileceğidir...tam tersi olarak olumsuz gelişmelerde ve haberlerde de hisse negatif fiyatlanacak ve elden çıkartılmak istenecektir ki bu borsanın doğasını oluşturur  Sözgelimi bir temettü yatırımcısı olarak bilanço dönemleri öncesi piyasanın portföyümde tuttuğum hisselere olan talebine bakarım ! eğer makul bir bilanço beklentisine dönük tüyolar alınıyor ise bunun karşılığı %80 lere varan oranda daha primli daha hareketli tahta fiyatıdır !.....
belli nedenlerle satış baskısı altında kalan hisseler istisnadır...elbette buda mümkündür !

Şimdi 31.12 sonuna kadar aralıklarla sürebilecek olan yabancı fonların kar realizasyonları sonrası 2013 yılı bankacılık hisselerinin daha dengeli primlendiği ...takiben düşen faizlerle birlikte bonodan çıkan yabancının elinde ki bol likiditeyle bankacılık hisselerine göre nispeten ucuz kalan sanayi hisselerine girebileceği bir yıl olabilir !....bu beklenen bir durumdur !

bu durumda şu malumdur ki .....ttkom....Adana....İşyat.... bunlar ort.temettü verimliliklerine göre görece(nispeten) ucuz kalan hisselerdir !....
ve bu öngörüye göre al/sat yatırımcısı için bile yukarı marjları hayli geniş ve oldukça bakir durmaktadırlar...tekrar edelim bu kısa ve orta vade hedefinde ki illa bu hisselerle oynamak isteyen al/sat oyuncularının beklentisi olacaktır !... 

.....şahsen bir temettü yatırımcısı olarak benim portföyümde ki şirketlerimden beklentim makul bir kar ve borsada işlem gören tahta fiyatının 1 TL lik her basamağına karşılık gelen 10 kuruşluk temettü payıdır !
.......buradan detaysız kabaca bir örnekle TTkom'a hisse başına 6 TL sayıyorsam en az 50 kuruş temettü beklerim....Adana 3.45 ise en az 30 kuruş temettü isterim...... bu ahvalde İşyat 1.07 lik kelepir tahtasına 16 kuruş temettü ödüyor ise tadından yenmez derim...
net bir ifade oldu sanırım....elbette illaki ttkom yada şu..bu...demiyoruz.....tamam o halde şöyle diyelim ?

..... Ne Arabın Yüzü ne Şamın Şekeri ! ..........beklentilerimiz asgari düzeyde bile makul bir karşılık bulsun ok.

Rast gele yazılar

karışık yazılar