Pazar, Nisan 16, 2017

Yatırım Hakkında



Para için çalışmak istemiyorsan parayı kendin için çalıştırman gerekir. Para durduğu yerde artamaz. Nasrettin hocanın hikâyesindeki gibi kazan doğurmadığı gibi parada bir yatırıma yönlendiremezsen senin için çalışmaz.
Yatırım yapabilmen için öncelikle bilginin ve yatırımcı karakterinin olması gerekir. Bunlar yıllar içinde gelişir ama durdukları yerde gelişmezler. Gelişmesi için başkalarının tecrübelerini (kitaplar gibi) dinlemen, kafanda bu süreçleri düşünmen ve emek harcaman gerekir.

Yatırım için kapsamlı bir analiz gerekir. O konuyu bilmiyorsan yatırımın sana kar mı yoksa zarar mı getireceğini bilmeni sağlayacak analizi yapamazsın. Bu nedenle bu işin üstatları sadece anladığın ve geleceğini öngörebildiğin işlere para yatır derler. Yatırımının değerini bulabilmen gereklidir. Bu da bilgi, tecrübe ve emekle olur (her zaman başkalarının tecrübelerinden, tecrübelerini anlattıkları kitaplardan yararlan).
Yatırım kapsamlı analiz sonucu anapara güvencesi ve makul getiri sunan işleme denir. Yani ilk maddesi kazanmak değil, anaparanı korumaktır yani kaybetmemektir. Fiyat ödediğin paradır, değer ise aldığındır. Eğer bir malı değerinden daha aza alıyorsan ucuza almış ve alırken kazanmış olursun. Reel dünyada ticaretin kuralı da budur ‘’Mal alıştan kazanılır’’. Borsacılar değerli bir malı ederinin altında almaya güvenlik marjı olarak tanımlarlar. Değer – Fiyat farkı ne kadar fazlaysa bu marj o kadar yüksek, senin anapara kaybetme riskin o kadar düşük demektir.
Her mal güvenlik marjı yüksek, ucuz diye de alınmaz. Marketlerde son kullanım tarihi yaklaşan mallarda ucuza satılır. İşte kelepir avcılığı yaparken son kullanıcı olma riski olan araçlara yönelmemelisin (Bilgi ve tecrübe). Aldığın şeyin sürdürülebilirliği olması bu nedenle önemlidir. Fırsat mükemmel bir şirketi ucuza alıyorsan vardır. Bunu şu örnekle açıklayayım: Audi marka bir arabayı ucuza almakla, son kullanma tarihi yaklaşmış bir sütü ucuza almak aynı şey değildir.

Yatırım tanımına uymayan her işleme ise biz vurgunculuk yani spekülasyon deriz. Yatırımcı değer artışından para kazanmaya çalışır, spek ise fiyat artışından. İkisi de kazanıyor gibi olsalar da spekülasyon piyasa algısına dayanır. Çünkü fiyatları belirleyen piyasadakilerin algılarıdır ve bu algılar sürekli değişir. Konut satışlarında bunu görebilirsin. Değer ise daha somut bir kavramdır. Borsa için bir şirketin değerinin en büyük belirleyicisi yıllar içinde kazandığı paradır. Yani kar eden bir şirketin değeri sürekli artar. Fiyatı kısa vadede artmayabilir ama uzun vadede kar karşısında kimse duramaz. Kar artışının getirdiği değer artışı eninde sonunda fiyata yansır. Bu zaman alıcı bir süreç olduğundan mutlaka sürdürülebilir şirketlere ortak olmalısın. Saman alevi dönemsel karlılıkları piyasa görmezse analizisin bekleme sabrın acı bir tecrübe olabilir.
Kısaca, Paranın para ürettiği her işlem yatırım değildir. Yatırım analiz ve risk yönetim sanatıdır. Neyi Neden aldığını bilmektir. Yatırımı kapsamlı analiz sonrası anapara güvencesi ve makul getiri sağlayan işlem olarak tarif eder.


Borsada vurgunculuk (spekülasyon) değil yatırımla para kazanacaksanız ilk yapmanız gereken borsanın karakterini bilmeniz gerektiğidir. Borsada fiyat hareketleri yatırımcıların (çoğu vurguncu) algılarıyla hareket eder. Fiyat hareketlerinin değerden bağımsız hareketi çok kolay paniğe veya coşkuya kapılmamıza neden olabilir.

1 yorum:

Rast gele yazılar

karışık yazılar